CHP zirvesinde iktidara salvo… Salıcı'dan İzmir örgütüne 'rehavet' uyarısı

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Örgütü yoğun katılım ile örgüt buluşmasını gerçekleştirdi.

Fuar İzmir'de yer alan D Salonu'nda gerçekleştirilen yemekli buluşmaya ev sahibi CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'in yanı sıra Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP Örgüt ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı,CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yüksel Taşkın, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP PM Üyeleri, CHP İzmir Milletvekilleri, CHP'li İlçe Belediye Başkanları, İYİ Parti Tire Belediye Başkanı Salih Atakan Duran, İzmir Büyükşehir Belediyesi geçmiş dönem Başkanı Aziz Kocaoğlu ve çok sayıda parti üyesi katıldı.

SALICI: İZMİRLİLER TEVECCÜH GÖSTERİYOR CHP'Lİ BELEDİYE BAŞKANLARINA
Buluşmada parti örgütüne seslenen CHP Örgüt ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı iktidara geleceklerinden şüphesi olmadığını belirtirken şunları söyledi:

"Biz iktidar olacağız. Bu konuda tereddüt var mı? En ufak bir tereddüt yok. Geçmiş dönemlerde yayınlanan anketlere baktığınızda CHP oyundaki yükselişi anketlerin de gösterdiğin görüyoruz. CHP yüzde 28'i aşmış durumda. Yeterli mi? Değil. Bizim iktidar olmamız için bizim kendi Cumhurbaşkanı adayımızın Millet İttifakı adayının Cumhurbaşkanı olması için bu seçimlerde birinci parti olarak çıkmamız lazım. Bunun için önümüze koymamamız gereken bir hedef var ve bunu gerçekleştirecek güçlü ve diri bir CHP örgütü var. Biz İzmir'de güçlüyüz. Yıllardan beri Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda İzmirliler teveccüh gösteriyor ve CHP'li belediye başkanlarına veriyor, ilçelerde yine CHP'Lİ belediye başkanlarımız hizmet ediyor ancak Türkiye'nin bazı bölgelerinde eksik olduğumuz alanlar var. Eksik olduğumuz alanlardan biri; Doğu ve Güneydoğu... Bazı iller de yüzde 2-3 arası oy alıyoruz. Bizim bu eksikliği kapatmamız lazım. Oralara yoğunlaşmamız lazım. Bizim bölgedeki Kürt, Arap, Azeri kim varsa hepsi ile kucaklaşan siyaseti ortaya koyabilmemiz lazım.  Karadeniz'de istediğimiz noktada değiliz. AK Parti'nin oy ortalaması yüz de 51,5, CHP'nin yüzde 19,5… Bizim burada oyumuzu artıracak çalışmaya girmemiz lazımdı. Bir diğeri de yurt dışı seçmen. Orada da CHP'nin oyunu artıracak çalışmalar yapmamız lazım."

CHP'LİLER BİRBİRİNE KARDEŞTİR, RAKİBİMİZ KORONA OLDU
Sözlerine parti içindeki tartışmalardan uzak durulması gerektiğini vurgulayarak devam eden Salıcı şu ifadeleri kullandı:

"İzmir'de partimiz önemli oy oranına ulaşıyor ancak rehavet yok. Kimse rehavete kapılmasın. Önümüzdeki süreçte iktidar olacağımıza inancımı tam. Bir tek arkadaşımızın bile rehavete kapılması iktidarı tehlikeye atar. Ne İzmirliler rehavete kapılacak ne de eksik olduğumuz alanlardaki arkadaşlar rehavete kapılacak. Önümüzdeki dönem parlamentodaki grubumuzu genişleteceğiz. Sizler kendi bulunduğunuz yerde oyunuz ne olursa olsun CHP'nin başka yerlerdeki mücadelesine katkı sunmanızı bekliyoruz. Bu mücadeleyi hep birlikte vereceğiz ve partimizi iktidara taşıyacağız. CHP'nin birbirinin yol arkadaşı olduğu belli. Bizim bir rakibimiz var. Rakibimiz eşi ile korona olmuş ona sağlık diliyoruz. Çünkü onu sandıkta yeneceğiz. Bizim önümüzdeki süreçte CHP'lilerin birbiri ile rekabet olmaz. Bizim birbirimiz ile dayanışmamız kardeşliğimiz olur. Bizim bir tek rakibimiz vardır o da AK Parti'dir. Hiçbir şey AK Parti'nin iktidarını, yani zulüm dönemini yani Isparta'yı birkaç gün elektriksiz bırakan iktidarı değiştirmekten daha kıymetli değildir. CHP'liler birbirine kardeştir. Bazı arkadaşlarımız söylemiş olduğumuz sözleri yeteri kadar önemsememiş olabilir ancak o zaman parti gerekeni yapar. Önümüzdeki günlerde 12 Şubat Cumartesi günü 6 partinin genel başkanı bir araya gelecek. Önümüzdeki dönem Millet İttifakı'nın genişleyebileceği bir dönem." 

BÖKE: ŞAHIS İKTİDARININ YERİNE KURUMLAR ÜZERİNE KURULU İKTİDARI İNŞA EDECEĞİZ
CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ise AK Parti hükümetinin kurduğu düzeni değiştireceklerini dile getirirken şunları söyledi:

"Dayanışma umdun ta kendisidir. Buradan yükselecek her alkış Türkiye'ye dalga dalga yayılacak dayanışma ruhunun ta kendisidir. Hep birlikte Türkiye'ye birbirimiz ayrıştırmaya çalışan iktidara karşı dayanışmanın sorumluluğu bu salonda yaşanıyor. Tam bu nedenle büyük bir heyecan ve onur duyuyorum. Bu umut ve dayanışma iradesi içinde bulunduğumuz ağır ve karalık koşulları henüz ortadan kaldırmış değil. Biliyoruz ki bu danışma bugün yaşadığımız ağır karanlığı aydınlığa çevirecek esas iradedir. Bir umutsuzluk açısından değil, bilakis değiştirme iradesine tahlil etmek açısından belirtiyorum. Bugünkü iktidar kurmak istediği düzeni bilerek ve isteyerek kurdu. Farklı siyasi tercihler iktidara geldiğinde yani biz iktidara geldiğimizde bugün iktidarın kurduğu düzeni bilerek isteyerek el birliği ile değiştireceğiz. Kurallı işleyen hukuk devletini kuracağız. Biz bugün iktidarın kurduğu şahıs iktidarının yerine kurumlar üzerine kurulu iktidarı inşa edeceğiz. Düzen değişirse yaşadığımız kriz ve ekonomik buhran da son bulur. Tarihimiz var o mirasla geleceğe yürümenin mirası hep birlikte yürüyecek. Sorumluluğumuz çok büyük. Bugün yaşadığımız gerçeklik her evde yangını işaret ediyor. Aydınlık günlerin yakın olduğuna inancım tam ve buradan aldığım güçle hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum."

YÜCEL: DAYANIŞMA YEMEĞİNDE BİR ARAYA GELMENİN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUM
Uzun süre sonra yapılan organizasyonun parti içinde moral bulmalarını sağladığını belirten CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, "Cumhuriyet Halk Partisini iktidara taşıyacak olan kadrolarımızla, partimizin birbirinden kıymetli neferleriyle bir aradayız" diyerek örgütle bir arayada olmanın mutluluğunu paylaştığını aktardı. Yücel, "Örgütümüzün çalışkan, namuslu, cesur, ülkesinin ve milletinin geleceği için çalışan ve korkusuz üyeleriyle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Uzun süredir gerçekleştirmek istediğimiz, ancak salgın nedeniyle ertelemek zorunda kaldığımız dayanışma yemeğimize hepiniz hoşgeldiniz, şeref verdiniz.  Bir dönem önce ve şu an görevde olan il yönetim kurulumuzun büyük emek vererek, genel merkezimizin de desteğiyle partimize kazandırdığımız yeni il binamıza taşınmamızın ardından, örgütümüzle bu dayanışma yemeğinde bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyorum. Böyle organizasyonlar, sadece dostluklarımızı pekiştirdiğimiz, sohbet imkanı duyduğumuz organizasyonlar değildir. Böyle organizasyonlar, uzun süredir İzmir’in 30 ilçesinde birden, il ve ilçe örgütlerimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz, kadınlarımız, gençlerimiz ve tüm üyelerimizle sürdürdüğümüz yoğun çalışmalarımızı birbirimizle paylaştığımız, enerjimizi tazelediğimiz ve moral bulduğumuz akşamlardır" diye konuştu.

GIDA FİYATLARINDAKİ ARTIŞI ARTIK TAKİP EDEMEZ OLDUK
Sözlerine ekonomik gündem ile devam eden Yücel, zamlara dikkat çekerek "Bizler çalışacağız ki, ülke Saray rejimi ve tek adam düzeninden kurtulsun.  Bizler inançlı, kararlı, moralli ve enerjik olacağız ki, Saltanat sarhoşluğu yaşayan AK Parti iktidarının ezdiği, yoksullaştırdığı ve görmezden geldiği halkımız, bu faşist düzenden kurtulacağından ve aydınlık günlerin geleceğinden emin olsun, umudunu kaybetmesin. Bizler mücadeleci olacağız ki, yıkılsın duvarlar, eşitlik, özgürlük ve insanca yaşam gelsin memlekete… AKP iktidarının en iyi yaptığı şey zam ve  istismardır. Son 1 yılda elektriğe, yüzde 50 ile yüzde 130 arasında zam geldi. İnsanlar bu yoklukta, ev ve dükkan kiraları kadar, elektrik faturası ödemeye mecbur bırakıldılar. 55 litrelik bir taşıt deposunun benzin masrafı son bir yılda 400 liradan 800 liraya çıktı. Son bir yılda benzine gelen zam yüzde 94, doğalgaza sadece 1 ay önce; evlerde yüzde 25, sanayide yüzde 50 oranında zam yapıldı. Gıda fiyatlarındaki artışı ise artık takip edemez olduk" dedi.

VATANDAŞIN CEBİNDE KALAN SON KURUŞLAR ALINARAK IŞIL IŞIL AYDINLATILIYOR
Enerji ürünlerine dikkat çektikten sonra gıda ürünlerindeki duruma değinen Yücel, "Bir litre süt olmuş 10 lira, bir yumurta olmuş 2 lira, 1 kilo peynir olmuş 60 lira – 70 lira. Anne babalar çocukların beden ve zihin gelişimi için gerekli temel gıda maddelerini alamayacak durumda.  Market çalışanları 'Gün içinde gelen yeni zamlar yüzünden etiketleri değiştirmeye yetişemiyoruz' diyor. Bugün burada bulunan herkes, mutfaktaki yangından, her geçen gün artan yoksulluk, yolsuzluk ve  adaletsizlikten zaten haberdar. Bizim yapmamız gereken bu gerçekleri halkımıza anlatmak ve bu çürümüş, kokuşmuş ve çarpık düzenden halkımızı kurtarmak. İnsanlar CHP’li belediyelerin halk için ürettiği ve normal fiyatının yarısının bile altında satılan ekmek büfelerinin önünde, kar-kış demeden saatlerce kuyruk bekliyor. Elektriğe, akaryakıta, doğalgaza ve gıda ürünlerine gelen zamdan etkilenmeyen tek adam var. O da, çok yakında sandıkta yerle bir olacak zihniyetin, yani saray rejiminin tek adamı. Onun sarayı, Elektrik faturasını ödeyemediği için kepenk kapatan esnafın, icralık olan vatandaşın cebinde kalan son kuruşlar alınarak ışıl ışıl aydınlatılıyor. Onun sarayı, doğalgaz parası çok gelmesin diye kombiyi açamayan, Buz gibi evlerde çocuklarını battaniyelere sararak ısıtmaya çalışan annelerin, babaların kazandığı ekmek parasına el konularak ısıtılıyor. Gerçek şu ki, bu tek adam ve onun şürekasının Türkiye’nin ve halkın gerçekleriyle bağları kopmuş, saltanat sarhoşluğuyla başları iyice dönmüş,ve bu saatten sonra, ne halkımıza, ne de ülkemize verecek hiçbir şeyleri kalmamıştır" ifadelerini kullandı.

20 ARALIK İKTİDARININ KENDİ HALKINI SOYDUĞU KARA BİR GÜN OLARAK GEÇECEKTİR
Yücel, liyakatsiz kişilerin Türkiye'nin en önemli ekonomi kurumlarının başına getirilmesinden kaynaklı 84 milyon kişinin bu durumun faturasını ödediğine dikkat çekerek, "Damat göreve geldiğinde dolar 4,5 lira, istifa ettiğinde dolar 8,5 lira.  Lütfi Elvan göreve geldiğinde dolar 8,5 lira, görevi bıraktığında 13,5 lira.  Milletimizin başına bomba yağdıran, 251 vatandaşımızı katleden FETÖ terör örgütü lideriyle fotoğrafı ile tanınan Nurettin Nebati göreve geldiğinde dolar 13,5 lira, görev yaptığı 20 gün gibi kısa bir sürede dolar 19 lirayı görmüş, sonra bir gecede 12 liralara düşürülmüştür. 10 liradan, 12 liradan dolar alıp, 18 liradan 19 liradan bozduranlar da zamanı geldiğinde yargı önünde hesap verecektir. 20 Aralık gecesi siyaset tarihimize, AK Parti iktidarının kendi halkını soyduğu kara bir gün olarak geçecektir. O yüzden halkımızın da artık onlardan bir beklentisi yok. Tek beklenti bu ülkeyi daha fazla yoksullaştırmadan, vatandaşa daha fazla zorbalık edilmeden, devlet kurumları daha fazla yıpratılmadan sandığı getirmeleridir. Bizler, o sandık gelinceye kadar, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun önderliğinde, en az onun kadar çalışarak, vatandaşımızın derdine derman olmak zorundayız" dedi.

İLÇE KADIN VE GENÇLİK ÖRGÜTLERİMİZE ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM
"Evet, bu iktidar adaletsiz,  bu iktidar zorba, bu iktidar faiz lobisinin esiri olmuş, bu iktidar beşli çetenin esiri olmuş, bu iktidar sıkışınca din istismarcısı, bu iktidar kirli ve ahlak fukarası siyaset anlayışına küçük bir çocuğu alet edecek kadar aciz, öz güvenini kaybetmiş, bu iktidar basiretsiz, bu iktidar halktan, haktan ve adaletten yana değil, bu iktidar zalim ve kindar… Ama unutmayın ki sevgili dostlar, karanlığın en koyu olduğu an Aydınlığın en yakın olduğu zamandır" diyen Yücel, sözlerine şu ifadeleri kullanarak devam etti:

"Artık Milletin ve Cumhuriyet Halk Partisinin zamanıdır Artık eşit, özgür, demokrasiyle yönetilen, toplumun tüm kesimleri ile birlikte mutlu ve huzurlu bir Türkiye zamanıdır.  Dipten gelen ve doğum sancısı gibi, bir iktidar değişikliğini müjdeleyen bu zorlu, ağrılı ve sancılı süreç elbette bitecek. Çünkü milletin iradesi karşısında duracak hiçbir güç yoktur.  Saray da, saray da oturan adam da, iktidarda, yandaş çeteleri de korkuyor ve biliyorlar ki, geliyor gelmekte olan. Konuşmama son verirken, öncelikle canla başla çalışan ilçe örgüt başkanlarıma, yönetimlerine, ilçe kadın ve gençlik örgütlerimize çok teşekkür ediyorum. Ne kadar fedakarca ve zor şartlar altında mücadele ettiklerini biliyor ve bu şartlara rağmen mücadeleden geri adım atmadıkları için huzurlarınızda, 30 ilçe başkanımıza ve örgütlerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

SAYIN SOYER GİBİ, İLÇE BELEDİYE BAŞKANLARIMIZDA BİZLERİ GURURLANDIRIYOR
Bu dönem de, hiçbir dönem olmadığı kadar baskı, engelleme ve iftiralarla karşı karşıya kalan, partimizin belediye başkanlarıyla da gurur duyduğumu ifade etmek istiyorum. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer’e karşı, AKP tarafından, saraydan başlayarak, milletvekillerine kadar hepsinin dahil olduğu karalama kampanyaları malumunuz. Bizler il örgütü olarak, tüm ilçe örgütlerimiz ve milletvekillerimizle Tunç başkanın yanında olmaya, karalama ve engelleme kampanyalarını boşa çıkarmaya devam edeceğiz.  Korkuları, İzmir halkının Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve Sayın Soyer’e olan desteğinin aratarak sürmesinden geliyor. Korkuları, tüm engellemelere rağmen, İzmir Büyükşehir belediyesinin üretmesinden, sorun çözmesinden, dayanışmayı örgütlemesinden, çiftçinin, yoksulun, esnafın ve gençlerin yanında durmasından geliyor.Sayın Soyer gibi, ilçe belediye başkanlarımızda bizleri gururlandırıyor, yaptıkları hizmetlerle tüm karalamaları boşa çıkarıyorlar. Başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer olmak üzere, tüm belediye başkanlarımıza güveniyor ve yanlarında durmaya, onları tüm saldırılardan korumaya devam edeceğimizi, dosta düşmana bir kez daha sizlerin huzurunda ilan ediyorum. Ve son olarak, bu dönem yolları eskiten, dur durak bilmeden çalışan, hem Türkiye Büyük Millet Meclisinde saray rejimine karşı verdikleri mücadele ile, hem de İzmir'in sokağında, köyünde, dağında vatandaşı yalnız bırakmayan İzmir Milletvekillerimize teşekkürü bir borç biliyorum.  İl Başkanlığımız tarafından organize edilen birlik ve dayanışma gecemize katılarak, bizleri yalnız bırakmayan, Genel Sekreterimiz ve Genel Başkan Yardımcımız başta olmak üzere, tüm kıymetli partililerimize ve yoldaşlarımıza, İl Yönetim Kurulum adına teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.  Bu memleketi, akılla, bilgiyle, sevgiyle, adaletle ve liyakatle yöneteceğiz. Bu hedefe kenetlenmiş tüm İzmir örgütümüzü kucaklıyor ve sizlerle yoldaşlık yapmaktan duyduğum büyük gururu paylaşırken, tüm konuklarımıza sevgiler sunuyorum."

SOYER: DOSTA DÜŞMANA DUYURMAK İSTİYORUM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise örgüt ile arasındaki uyuma ve güvene dikkat çekerek "Sevgili il başkanımızın ifade ettikleri ile sırtımızın arkamızın sağlam olduğunu bilmekten sırtımızı partimize Genel Başkanımıza dayamaktan büyük bir huzur duyduğumuzu dosta düşmanımız duyurmak isterim. Adım adım iktidara yaklaştığımız biliyorum. Kadim topraklarda kadim kültürün evlatları olarak çok güzel memleketi hep birlikte kuracağımızı biliyorum. İktidara çok yakın bir dönemde geçiyoruz. Tek ihtiyacımız olan sımsıkı kenetlenmek omuz omuza dayanmak ve yolculuğumuza devam etmek. Biliyorum ki bu memlekette hiç kimse yoksulluk çekmeyecek bir iktidarı hep birlikte kuracağız. Bu iktidarın belediyeleri olarak çok daha fazlasını memleketimize hediye etmenin gururunu yaşayacağız" dedi.